Son 10 yılda sosyal girişimin rol modeli oldu.
Serpil Yılmaz Habertürk Gazetesi'ndeki 24.11.2015 tarihli köşe yazısında b-fit'e yer verdi.
Dünya Ekonomik Forumu’nun (DEF) 2015 Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” endeksinde, Türkiye gerilemeye devam ediyor.
2014’te 142 ülke arasında 125. sırada yer alan Türkiye, 2015’te 145 ülke arasında 130. sıraya geriledi.
Genel tablonun bu kadar korkunç olmasına karşılık, Türkiye’de “kadının güçlenmesine” katkı sağlayan uygulamalar derinlik kazanıyor.
Bunlara verebileceğim örneklerin başında “Kadın Spor ve Yaşam Merkezi” b-fit’i geliyor.
B-FİT, 1500 KADINA İSTİHDAM SAĞLIYOR
İkinci adını soyadı olarak alan Bedriye Hülya farklı bir kadın. Dibine kadar araştırmadan hiçbir konuya el atmasa da, dünyanın en sıradan işini yaparmış gibi son 10 yılda 10 milyon dolar değerinde bir şirket yarattı.
Türkiye’nin 45 ilinde 200 şubeye, 377 bin üyeye ve 1500’den fazla sigortalı kadın istihdamına ulaşan b-fit, 10’uncu yılını; geçtiğimiz cumartesi günü başladığı yerde, İzmir’de, düzenlediği sokak şenliğiyle kutladı.
Girişimcisi, çalışanı, antrenörü, üyelerinin tümü kadın olan ve Türkiye’ye yayılan b-fit; kâr amacı gütmeyen ve sosyal fayda sağlayan işletmeciliği ifade eden“sosyal girişimcilik” alanında Türkiye’de rol model oldu.
Özel tasarlanarak yerli üretilmiş 5 spor aletinin yer aldığı b-fit’ler; illere göre 65 lira ile 115 lira arasında değişen aylık üyelik ücretiyle haftanın 6 günü, 30’ar dakika spor imkânı tanıyor.
Diğer spor merkezlerinden farklı olarak da, her şube kadınlara kişisel gelişim eğitimleri veriyor.
Kuzey Kıbrıs’ta da şubesi olan b-fit, Suudi Arabistan ve Hindistan’da da franchise vermeye hazırlanıyor.
KADINLAR ÜRETİYOR ÇOCUKLAR GELİŞİYOR
Hülya’nın en büyük yardımcısı, eğitimci kardeşi Aslı Olgun, son bir yıldır 2-12 yaş çocuklarıyla kurdukları “Hareket Üssü” Muzipo’nun başında bulunuyor. Sayıları 20’yi bulan Muzipo’lar, b-fit’lerden farklı olarak kâr üreten bir iş modeli olarak kurgulanmış. Çocuklar için hazırlanan günlük 2’şer ya da 4’er saatlik programlardan, aylık 200 ile 600 lira arasında değişen üyelik ücreti alınıyor.
Hülya, Olgun ve b-fit İzmir Bölge Sorumlusu Burçin Sabahyıldızı ile Türkiye’nin ilk“Cittaslow” unvanlı yavaş kenti olan Seferihisar’ın Sığacık Pazarı’na gittik.
Pazarda sadece kadınların kendi üretimi börekler, tatlılar, el işlerinin yanı sıra tarımsal ürünler de satılıyor. Seferihisar Belediyesi’nin kurduğu ve b-fit tarafından desteklenen Kadın Meslek Edindirme Derneği (KAMES-DER), üretici kadınların gelişimine de destek oluyor.
PSİKOLOJİ ALANINDA DOKTORA YAPIYOR
Ayvalıklı bir ailenin kızı olan Hülya’nın yaşam öyküsü, aldığı sayısız ödüller vesilesiyle kamuoyunda çok yer aldı.
Lise çağlarında geçirdiği trafik kazası nedeniyle yürümekte güçlük çektiği için, Ege Üniversitesi’nin 5’inci katında olan Psikoloji Bölümü’ne değil de, giriş katındaki İşletme Fakültesi’ne girmek zorunda kalmış.
Hülya 38 yaşında eşinden boşandıktan sonra ABD’de psikoloji masteri yaptı. Şimdi Arel Üniversitesi’nde başladığı “klinik psikoloji” doktora eğitimini sürdürüyor.
2009 yılında Endeavor Girişimcisi, 2012 yılında Ashoka Fellow ve Sabancı Vakfı“Türkiye’nin Fark Yaratanı”, ODTÜ “Yılın Kadın Girişimcisi”, 2013 yılında Schwab Vakfı Sosyal Girişimci, 2014 yılı Capital- KAGİDER-Garanti Bankası’nın “Kadın Sosyal Girişimci” ödüllerini alan Hülya, 2015’te düzenlenen “Yeşil İş Konferansı”nda b-fit’e verilen “Yılın KOBİ’si” ödülünün de sahibi oldu.
Geçtiğimiz günlerde de dünyanın en yaygın sosyal girişimcilik ağı Ashoka’nın seçtiği 20 kadınla, 18 aylık aylık eğitimin bir parçası olarak İrlanda ve California’da yürütülen “Kendini iyi hisset” programlarına katıldı.
TÜİK’in araştırmasına göre Türkiye’de 2009-2014 yılları arasında kadın girişimci sayısı yüzde 40 düzeyinde artarak 109 bine çıktı. Hülya bu rakamı analiz ederken, “Kadınların üzerine kayıtlı işletmelerin birçoğunda eşlerin patronajı yürüttüğünü biliyoruz” diyor.
İflas eden kocalar olmasa, bu sayı kaç olurdu acaba?