STAR: KADINLAR İÇİN İSTİHDAM SPORU— b-fit | Kadınların Spor ve Yaşam Merkezi

STAR: KADINLAR İÇİN İSTİHDAM SPORU

Bedriye Hülya... Kadınlara girişimci olmayı öğretiyor. Gittiği ABD’de keşfettiği sistem sayesinde bugüne kadar 46 şehirde 216 noktada yüzlerce kadın, sadece kadınların girebildiği spor salonlarının sahibi oldu. Yüzlercesi de sırada. Kişinin ağırlığıyla çalışan hidrolik spor aletlerinin günde yarım saat kullanılmasına dayalı çalışan ‘b-fit spor merkezi’nde toplam 150 bin kadın buluşuyor. Öyle koşu bandında 20 dakika koşayım, kim ne giymiş bakayım yok... Alışılmış spor merkezlerinden çok farklı. Erkek sineğin bile giremediği bu merkezlerin patronları da kadın. Amaçlarının kadınları iş sahibi yapmak olduğunu söyleyen b-fit’in kurucusu Bedriye Hülya’yla hikayesini ve hedeflerini konuştuk.

-Kadınlara özel spor sistemi b-fit’i sadece Türkiye’ye getirmekle kalmadınız, zincir haline de getirdiniz. Sistemle tanışmanız nasıl oldu? 

Ben 23 yaşımdan beri şirket kuruyorum. İzmir Amerikan Kız Lisesi’nden sonra İstanbul Üniversitesi’nde okudum. Okul hayatım boyunca aralıksız çalıştım. Daha sonra evlenip Bodrum’a yerleştim. İçimdeki girişimci ruh da o zaman ortaya çıktı. Bodrum’da restoran, otel, catering şirketi gibi yatırımların parçası oldum. İşletmecilik yaptım. Kazandığım parayla, ABD’ye gittim ve Columbia Üniversitesi’nde psikoloji konusunda eğitim aldım. B-fit’in doğmasına neden olan sistemle de orada tanıştım.

-Bu süreç nasıl işledi?

Biz kadınların genetik kodumuzda hareket etmek var. Amerika’da yaşadığım yıllarda günde sadece 30 dakikamı ayırarak çok daha sağlıklı bir yaşamı keşfettim. Bu sistem orada yaygın olarak kulanılıyordu ama Türkiye’de bilinmiyordu, 2 yıl boyunca araştırmalar yaptım. Amerika’da 13 milyon kişinin katıldığı bu sistemi Türk kadınları için uygun bir forma sokmak gerekiyordu. 5 arkadaşımla sadece kadınların hem işletmeci hem de müşteri olabildiği b-fit’ kurduk.

-Amacınız ne?

 Amacımız her gelir ve yaş grubundan kadının yaşam kalitesini spor ve iş imkanları yaratarak artırmak. Amerika’da gezmediğim üretici kalmadı. En ücra noktalara bile gittim. Baktım onların yaptıklarını biz de yapabiliriz. Örnekler getirdim kendi aletlerimizi yaptık.

-b-fit neler sunuyor?

b-fit kadınlara spor yapma, çalışacak iş sahası ve kendi işini kurma fırsatı sunuyor.

-Uyguladığınız sistem nasıl çalışıyor?

30 dakikalık istasyon çalışmaları yapılıyor. Kadının kendi itme-çekme gücüyle egzersiz yapılıyor. Hidrolik ekipmanlar ve üzerinde aerobik yapılan platformlar istasyon çalışmalarını oluşturuyor. Hem kas ve hem de kalp sağlığı için gerekli egzersizi yarım saatte yapabiliyorlar. 13-80 yaş arası kadınlara hizmet veriyoruz. B-fit makineleri ince kas gruplarını çalıştırıyor, kadınlar inceliyor ama kas yapmıyor.

-Sizin sisteminizi klasik spor merkezlerinden ayıran özellikler neler?

Öncelikle salonlarımıza sadece kadınlar geldiği için müşterilerimiz rahat ediyor. Türkiye’deki geleneksel yapı itibariyle de kadın kadına bulunmayı tercih ediyor. Buraya gelenler oldukları gibi, öyle marka giyelim diye dertleri yok. Konu komşu eş dost toplanıp geliyor. Bizim için en önemli unsurlardan biri kadının sosyalleşmesi.

-Siz proje insanısınız, kafanızda başka neler var?

Şu anda bin tane şube açabilecek durumdayız. Franchise için çok bekleyen var ama kadınların yolunu çok şey kesiyor tabi, aileleri öncelikle heveslerini kırıyor. Ortadoğu’ya açılmak gibi hedefimiz var, yatırımcılarla görüşüyoruz, isim haklarını aldık. Ortadoğu’daki kadınların  sosyalleşmeye çok ihtiyacı var, oradaki kadınların sosyalleşmek için hasta numarasıyla hastanelere gittikleri görülüyor. Oralarda da aynı sistemi oturtmak istiyoruz. Türk Cumhuriyetleri’nden de çok ilgi var, oralara da gideceğiz.

-Dışarıdan bakınca yabancı marka gibi görünüyorsunuz.

Zaten genelde bizim yabancı firma olduğumuzu zannediyorlar. Oysa biz tamamen bir Türk firmasıyız. Cihazların hepsi Türkiye’de üretiliyor. b-fit’in ilk şubelerini İstanbul ve İzmir’de açtık. Proje başarılı 7 yılda sadece 15 yer kapandı.

Tüm dünyada ‘2013 yılı sosyal girişimcisi’ seçildi

Her yıl dünyanın çeşitli bölgelerinde fark yaratan sosyal girişimcileri seçen Schwab Vakfı, bu yıl yılın sosyal girişimcisi olarak Bedriye Hülya’yı seçti. Kurduğu sistem ile Türkiye’de 7 yılda; 47 ilde 250’ye yakın kadına girişimci olma imkanı tanıyan Bedriye Hülya, 500’ün üstünde kadına istihdam sağlıyor

ve 150 bin kadına da spor yapma fırsatı sunuyor.

Çocuklar için de merkezler açıyor

Muzipo Kids adıyla hayata geçirilen bir zincirimiz daha var. 2-12 yaş aralığındaki çocukların, fiziksel gelişimine hareket eğitimi ile katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Ayrıca yaratıcılığı artıran oyun ve atölye çalışmalarıyla çocukları hem eğlendiriyor hem de gelişimlerini sağlıyor. Muzipo Kids, sokağa çıkamayan çocuklar için  güvenli ortamlar sunuyor. Şu ana kadar iki merkezin açılışını gerçekleştirdik. Bu yıl içinde 10’a ulaşmayı planlıyoruz.

En büyük engel risk faktörü

Türkiye’de iş kuran kadın sayısı çok az. Korkuyorlar... Kadınlar evlenmekten, çocuk doğurmaktan korkumuyorsa girişimci olmaktan da korkmamalı. Türkiye’de günlük hayatta zaten bir çok riskle beraber yaşıyoruz, girişimcilik konusunda da risk almaktan korkmamalı kadınlar. İş kurmakta öyle gözde büyütecek bir durumu yok. Sadece franchise alacakları markayı araştırsınlar, ne kadar denenmiş ona baksınlar...

Anahtar teslim spor merkezi

b-fit franchise’ı olmak için 100 metrekare bir dükkan, 12.500 + KDV marka bedeli, 22 bin 500 lira makine bedeli alıyoruz. Maliyeti makine ve ekipmanları, promosyon ve işletme malzemeleri, bilgisayar programı, eğitim semineri, reklam, tanıtım ve insan kaynakları desteği, işletme ruhsatı ve ortalama değerler üzerinden hesaplanmış tadilat ve dekorasyon bedelleri dahil 65-70 bin lirayı buluyor. Franchise alanlara önce eğitimler veriyoruz. Ayda minimum 3-5 bin lira cebe kalır diyoruz.

Önceki makale Cosmopolitan Dergisi - Tempoya ayak uyduran koleksiyon